“Yardım almaya alışanlar, gün gelir buyruk almaya da alışırlar.”
Sultan IV. Murat
Osmanlı Devleti’nde ilk genel nüfus sayımı 1246 (1831) yılında II. Mahmud döneminde yapılmıştır. Ama bundan önce sadece İstanbul için nüfus saptamaları yapılmıştır. Buna göre :
İstanbul şehrinin nüfusu, fethedilmeden önce, yaklaşık 40.000 kadardı.
1477 nüfus sayımında 100.000,
1530′lu yıllarda 400.000,
1680′li yıllarda ise 800.000. i bulmuştu.
Nüfus işlerini izlemek için 1839′dan başlayarak eyâletlerde nüfus nâzırı, sancak ile kazâlarda da nüfus memuru ile mukayyid adıyla memurlar görevlendirilmişlerdir. Bu memurların görevleri, bölgelerinde ya da sorumluluk alanlarındaki doğum ile ölüm olaylarını izleyerek aylık cetveller halinde merkeze, demek ki İstanbul’da bu cetvelleri toplayacak, izleyecek olan Cerîde-i Nüfus İdaresi ‘ne bildirmekti.
Osmanlı Devleti’nin toplam nüfusu hakkında, 1800-1914 yıllarını kapsayan devrede, devletin sürekli toprak kaybedişi ile kaybedilen topraklardan Anadolu’ya olan göçler nedeniyle, toplam nüfuslarda, farklılıklar vardır. 1800′lü yıllarda, devletin toplam nüfusu 26 milyonu aşıyordu. Osmanlı-Rus Savaşı’nın sona ermesinden sonra, 1831 yılında, devlet genelinde çok ayrıntılı bir genel nüfus sayımı yapılmıştır. Söz konusu bu sayıma göre;
4.850.000′i Rumeli’de,
6.700.000′i Anadolu’da,
3.800.000′i Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da olmak üzere,
toplam 15.350.000 nüfus olduğu saptanmıştır.
Bundan sonra yapılan sayımlarda nüfus :
1884′te 17.000.000,
1893′te 17.000.000,
1897′de 19.000.000,
1910′da 28.000.000,
1913′te ise 29.000.000′e ulaşmıştır.
Ancak bu tarihten başlayarak, önce Rumelide kaybedilen topraklarla birlikte 5,5 milyon nüfus, sonra işgaller sonucu Ortadoğu ile Kuzey Afrika’daki kopmalar sonucunda 8,5 milyon nüfus, Osmanlı Devleti’nden ayrılmış, geriye 757.000 km2 alanı içeren Anadolu toprakları üzerinde yaşayan 15.000.000 nüfus kalmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra, yeni devletin nüfusunun 1927′de 13 milyon olduğu belirlenmiştir.
Osmanlı nüfusu içinde yaşayan azınlıklar için Kesin rakam bilinmiyor. Çeşitli kaynakların verdiği çeşitli rakamların (19. yüzyıl) ortalamaları şöyle:
RUMLAR
Toplam: 2.700.000.
Anadoluda 1.850.000 rum.
İstanbul nüfusu 800.000, rum 200.000,
İzmir, Efes, Aydın interlandında 500.000 rum.
Kastamonu, sivas bölgelerinde 100.000,
Kayseri, Amasya bölgelerinde 200.000.
Adana, antakya, Konya, Ankara, karadeniz, Bursa, İzmit bölgeleri 700.000
Bütün Ortodoks cemaatler rum milleti içindedir. Ekümenik Patrikhaneye bağlıdırlar. Patrikhane, idari (okullar, dernekler, vakıflar, herşey) ile siyasi açıdan rumların Osmanlı devletince tanınan en yüksek, konuşulacak kurumdur. Patrik Rum ulusunun başıdır.
Meclisleri, kurulları, görev ve yetkiler, seçim yöntemleri bir tüzükle belirlenmiştir.
Osmanlı devleti 1839 tanzimat, 1856 islahat fermanı, 1876 anayasası ile tüm din ile ırklara eşit bakar. Böylelikle kağıt üzerinde devlet laik olarak görünmekteydi.
YAHUDİLER: 55.000
Lider ile konuşulacak kişi hahambaşıdır.
BULGARLAR: 50.000
ERMENİLER : Toplam bir milyon 219 bin 323 [En kalabalık oldukları iller Sıvas (151 674), Erzurum (136 618), Bitlis (119 132) illeriydi. İstanbulda 84 000 Ermeni yaşamaktaydı].
[Bazı alıntılarla telif edilmiştir]