
“Aklın alamayacağı şeyi söylemek, fitneye sebep olabilir.”
İbni Asakir
Bir gazete haberi :

Haberi dikkatle okursanız, denizde yaşayan ölümsüz bir vaelığın bulunduğunu (ya da keşfedildiğini) anlarsınız.
Bundan “insanların ölümsüzlüğe kavuşturulacağı” çıkarımı, her zaman olduğu gibi gazetecilerin abartılı imgeleminin bir ürünüdür.
Bakınız neden?!…
Yer yüzünde yaşayan yaratıklar ne kadar ilkel düzeyde ise o kadar yenilenme olanağı vardır. Örnekse, istakozların bir kıskaçları kaza ile koptuğunda yeniden bir kıskaç oluşur. Kertenkeleler herhangi bir nedenle kuyruklarını kaybederlerse, kuyrukları yeniden büyür. Çıyanların gövdelerinden bir kaç boğum kaybetmeleri hiç bir anlam taşımaz. Çıyan yaşamayı sürdürür, eksik boğumları da yenilenir. Bu örnekleri çoğaltma olanağı vardır.
Gazete haberinde adı geçen denizanası (medusa) da ilkel bir yaratıktır. Ona bir organının yenilenmesi değil de tekrar başa dönüp yaşamını sürdürme olanağı verilmiş.
Yaşam yelpazesinde ilkellikten yelpazenin üst katlarına doğru çıkıldıkça, yukarda belirttiğimiz yenilenme işlemleri gerileyerek durur. İnsan en tepede bulunduğu için, onda bir organın tümüyle yok olması sonrası bu organın yeniden yerine gelmesi işlemi hiç olmaz. Örnekse, kopan bir kol, bir bacak tekrar yerine gelmez. Bir akciğer ya da bir böbrek çıkartıldığında yenilenemezler.
Ancak insanda, tırnaklar ile vücut kılları gibi yapılar kesildikçe tekrar uzayabilir. Organlar sürekli olarak hücre düzeyinde kayıplara uğrarlar. Bu kaybolan hücreler (sinir hücreleri olan neuron’lar bile) tekrar yenilenir. Ama bir organın tümü ya da bir bölümü kaybolursa yerine doğal olarak yenisi gelmez.
Organizma eskiyip artık ölüm kapıyı çaldığında, yukarda adı geçen denizanasında olduğu gibi, insan tekrar başa dönüp yeniden yaşamını sürdüremez. Çünkü o, ilkellikten çok uzak en “mükemmel” varlıktır. Allah ilkel mahluklara verdiği, bir anlamda üstünlüğü, insana tanımamıştır. İnsana en “mükemmel” olma hakkı tanınmıştır. Ama organlarını yenileme ya da ölümsüzlük verilmemiştir.
Bu yüzden yukarda verdiğimiz gazete haberi, hiç bir biçimde “insanlar için ölümsüzlük formülü bulunuyor” anlamı taşımaz. Eğer böyle bir anlam çıkarılıyorsa, bunu gazeteci dostlarımızın çok engin olan imgelem yetilerine bağlamak doğru olacaktır!…
Not - Şimdi bazılarının, bu günlerde zaman zaman işittiğimiz gibi, “Bu medusa’nın genleri ya da DNA sı insana aktarım yapılarak bu ölümsüzlük sağlanamaz mı?…” dediğini duyar gibi oluyorum. Bu çok ayrı teknik bir konu olup başka bir makalede ele alınabilir.