RESİM SANATI…

“Resim sanatı sessiz şiirdir, ve şiir de söz hüneriyle yapılan resimdir.” – Ceos ya da Keos’ lu SIMONIDES (İ.Ö. 556 – 468)



İnsanoğlu kendini sözle ya da yazıyla anlatmada zorlandığı, en ilkel dönemlerinde resim sanatına yönelip, yaşantısını sürdürdüğü mağaraların duvarlarına renkli resimler çizmiştir. Bunlar “fresk” dediğimiz duvar resimleri türündeydi (Bu günkü anlamda : talyanca taze anlamına, “fresco”dan. Fresk, yeni sıvanmış bir duvar üzerine, kireç suyunda eritilmiş boyalarla yapılan bir tür resimdir). Ama elbette ilkel insanın mağara resimleri bu teknikle yapılmıyordu.

Dünyanın en eski sanat eserleri olabilecek duvar resimlerininin, kuzey İtalyada bir mağarada bulunduğu açıklandı. Üzerinde hayvan ile yarı hayvan-yarı insan figürlerin bulunduğu yassı taş bloklar, Veronanın kuzeyinde, içinde 1988 yılından beri kazıların yürütüldüğü Fumane mağarasında ele geçirilmiş. Mağaranın tabanına gömülü bulunan bitki ile hayvan artıkları üzerinde yapılan radyokarbon analizleri, resimleri yapan insanların günümüzden 32,000 – 36,500 yıl önce yaşadıklarını ortaya koymuş bulunuyor. Bu durumda kırmızı kök boyayla çizilmiş resimlerin, en az Fransada Chauvet mağarasında bulunan kömürle çizilmiş küçük figürler kadar eski olduğu ortaya çıkıyor. Resimleri geçen yıl bulup keşfi bir sır gibi saklayan İtalyan kazı-bilimcilere (arkeolog) göre resimlerin daha eski olması güçlü bir olasılık. (Yukardaki resimlerden en üstteki Turner’in bir tablosu, onun altındakiler, Altamiro ile Lasque mağaraları resimlarinden örneklerdir).

Dünyanın bilinen ilk “ressamı” nın , beş ayrı kaya parçası üzerine çizdiği biçimlerden üçünün neyi anlattığı belirlenememiş. Ancak geri kalan iki resimden birinin dört ayaklı bir hayvanı anlattığı, öteki resmin ise 18 cm uzunluğunda hayvan başlı bir insan figüründen oluştuğu bildirildi. Kazı-bilimciler, bununla öteki bazı kazılarda ele geçirilen benzeri figürlerin büyücüleri temsil ettiğini düşünüyorlar.

Fransa’nın güneybatısındaki Charente kenti valisi Michel Bilaud, Vilhonneur bölgesinde bir mağaranın duvarlarında bulunan resimlerin yaklaşık 25 bin yıllık olduğunun tahmin edildiğini bildirdi. Fransa’nın güneybatısındaki Dordogne’da bulunan Lascaux freskleri ise İsa’dan önce 17 bine tarihleniyor.

Dünyanın çeşitli yerlerinde tarih öncesi çağlara ilişkin kaya resimlerine rastlanmıştır. Bunlar Kuzey Afrika, İtalya, Kafkaslar, Amerika’da Takoma civarında bulunmuştur. Anadolu’da ve Mezopotamya’ da bu tür kaya resimleri ile karşılaşılmıştır. Van ile yöresinde tarih öncesi devirlerle ilgili kaya ile mağara resimleri de bulunmuştur. Tilkitepe ile Dil Kaya höyüklerinde bu dönemlere ilişkin zengin buluntularla karşılaşılmıştır

Bugüne kadar bulunmuş ilk resimler, mağara duvarlarına çizilmiş hayvan resimleri, av sahneleri ile gene mağara duvarlarına basılmış el izleridir. Bunlar, insanoğlunun soyut düşünme yeteneğini bu dönemlerde bile geliştirmiş olduğunu ispatladıkları için ayrıca değer taşırlar. Teknoloji geliştikçe resim yapmakta kullanılan malzemeler de gelişmiş, bitki yağlarıyla elde edilen, böylece kullanılan pigmentlerin yerini sentetik pigmentlerle yapılmış, sağlığa daha az zararlı, daha kalıcı, kullanımı daha kolay boyalar almıştır. Tarih boyunca duvarlara, taşa, tahtaya, deriye, metallere, kumaşlara, kanvasa, kağıda (çeşitlerine), cama, sentetik malzemelere resim yapılmıştır.

İçerik açısından bilinen ilk resim örneklerinin kötü ruhları uzak tutmak, bereket getirmek gibi dini inançlarla yapılmış oldukları kestirilir. Mısır, Çin ile Hindistan’da M.Ö. yapılmış resimler, gündelik hayatı betimlerler, öyküler anlatarak kılavuz nitelikleri taşırlar.

Batı resmi, milattan sonra dini konuları simgesel bir biçimde çizmeye odaklanmıştır. Ancak figürler hareketsiz, kompozisyonlar ise kuralcıdır. Rönesanstan sonra dini konuların dışına çıkılmaya başlanmış, ressamlar yapıtlarına vermek istedikleri anlamlara göre ince ayrımlar katmaya başlamışlardır. Rönesans ile canlanan, doğayı inceleyerek, ayrıntılı biçimde, olduğu gibi çizme isteği perspektif tekniğinin geliştirilmesine yol açmıştır. Leonardo da Vinci’nin anatomi analizleri eşsizdir.
İslam dini, Allah yaratılarını taklit etmeyi insanoğluna yasakladığı için İslami resimler 18. Yüzyılın ortalarına kadar, daha çok soyut desenler ile yazının biçimlendirilmesi = Hat sanatı, Ebru, minyatür ile sınırlı kalmıştır.
1860-1869 döneminde, Paris’te Gerome’un öğrencisi olan Osman Hamdi Bey, ülkesine döndükten sonra gerçekleştirdiği yapıtlar ile Sanayii Nefise Mektebi’ni kurmasıyla birlikte, resim sanatı Doğu toplumlarında yaygınlaşmaya başlamıştır. Günümüzde, dünya resim tarihinin önemli bir parçası olarak kabul edilen pek çok Türk ressam bulunmaktadır.

1880′lerde, kimine göre Tonalizm, kimine göre Sembolizm akımlarıyla başlayan modern resim, konusunu, sokaktaki insanda, onun gündelik yaşamında, psikolojisinde bulur. Kompozisyon, ışık, renk, çizgi, perspektif konularında konmus kurallari yıkma, özgürleşme arzusu öne çıkar.1945′lerde ortaya çıkan Soyut Ekspresyonizm akımı ile resim sanatı, tümüyle insanın iç dünyasına inerek somut dünyadan, kurallar ile kalıplardan uzaklaşır; mutlak gerçeği arar, böyle bir şey olmadığına karar verir. Fluxus akımından sonra kendini kavramsal sanata bırakır. Artık resim, sadece bir soru haline gelmiştir. Hemen hemen daima daha büyük bir bütünün ufak bir parçasını oluşturmaktadır (bkz. Enstalasyon).

Bugün, resmin (sanatın) öldüğü savına karşın günümüz yaşam biçimine uygun bir “çok kültürlülük” egemenliği sürmektedir.

Resim sanatında, bir çok biçem (üslup, style) ya da akım olduğunu görüyoruz. Biçem sözcüğü burada iki anlamda kullanılmaktadır : 1) Sanatçının kişisel çalışmasını belirleyen seçkin görsel öğeler, teknikler (yollar) ile yöntemler. 2) Sanatçının bağlı olduğu sanat akımı (hareketi) ya da okulu. Bu güne değin izlenen 53 biçem bilinmektedir. Bunları burada tek tek sıralamak işi zora sokacağından, şimdilik bundan vazgeçiyoruz.

Resim sanatıyla uğraşanlar her zaman soyutu aramış, soyuta yönelmeye çalışmışlardır. Bunu bazan çizgilerle, bazan renklerle, bazan da figürlerle yapmışlardır. Çünkü yapmak istedikleri, gördükleri bir nesnenin fotografını çekmek değil, ama kendi iç dünyalarını resim yaparak, simgelerle dışa vurmaktı. Bu soyuta ulaşma çabası, resim sanatının yapıtlarında şiirsel olmakla kendini gösterdi. Öyle ki, resim görsel şiirdir diyebiliriz. Bu özellik ilkel insanın mağara duvarlarına yaptığı resimlerden bu günkü resim sananatına kadar her yapıtta gözlemlenebilir.

Durum böyle olunca, gözlemlenen bir resim sanatı yapıtının yorumlanması söz konusu olacaktır. Ama, bunu yapacak gücümüz olmasa bile, bir şiirde, bir müzik yapıtında olduğu gibi, ondan haz alıp etkilenebiliriz. İçerikteki gerçek anlamı kavramaya her zaman gereksinim yoktur. Bunu başarabiliyorsak, ilerde çok izlemekten ötürü, yorumlayabilme yetisi de belki gelişebilir. Fakat en iyisinin, konu etrafında yazılmış nitelikli metinleri çokça okumak olduğu açık bir gerçektir..
—————————————

İlgili Makaleler :

de Oliveira, Nicolas; Oxley, Nicola; Petry, Michael (2001): Installation Art: Thames & Hudson Ltd, London.

Alberti, Leone Battista, De Pictura (On Painting), 1435.

Gille, Bertrand (1970). “Alberti, Leone Battista”. Dictionary of Scientific Biography 1. New York: Charles Scribner’s Sons. 96-98.

Wright, D.R. Edward, “Alberti’s De Pictura: Its Literary Structure and Purpose”, Journal of the Warburg and Courtauld Institutes, Vol. 47, 1984 (1984), pp.52-71.

Charles Eastlake, Materials for a History of Oil Painting, Longman, Longman, Brown, Green, and Longman, 1847.

H. Gluck, “The Impermanences of Painting in Relation to Artists’ Materials”, Journal of the Royal Society of Arts, Volume CXII 1964.

3 Responses to RESİM SANATI…

  1. Anonymous diyor ki:

    guzelmiş
    xdxdxd
    byali akkus

  2. Anonymous diyor ki:

    this post is very usefull thx!

  3. ercan diyor ki:

    çök iyi deyil

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

Şu HTML etiketlerini ve özelliklerini kullanabilirsiniz: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <strike> <strong>