KARDİOVASKÜLER PERFÜZYONİST – Bilgi Dağarcığında Neler Olmalı?!…

#alttext#
“İnsan ne kadar az bilirse, o kadar çok bildiğini sanır.”
J.J. ROUSSEAU

Bu sorunun yanıtını, Kardiovasküler Perfüzyonist’ in tanımı içinde aramak gerekir. Bu tanım bir çok kaynağa göre şöyledir :

“Klinik Perfüzyonist ya da Kardiyovasküler Perfüzyonist diye de bilinen, ama kısaca Perfüzyonist dediğimiz kişi, açık-kalb cerrahisi uygulanması sırasında kalb-akcier makinasını çalıştıran bir sağlık profesyonelidir.

Perfüzyonist, kalb cerrahı, anesteziolog, cerrahi asistanlar, cerrahi teknisyenler, solunum teknisyenleri ile cerrahi hemşirelerinden oluşan açık-kalb cerrahisi ekibinin çok iyi yetişmiş olan bir üyesidir. Perfüzyonistin başlıca sorumluluğu, kalb cerrahı duran bir kalb üzerine çalışırken, cerrahi hastanın fizyolojik, metabolik gereksinimlerini sağlamaktır. Bu iş kalb-akciğer makinası ile onun bileşenleri olan oksijenator, pompalar, filtreler, rezervuarlar ile bunları birbirine, hastayı da kalb-akciğer makinasına bağlayan boru sistemiyle gerçekleştirilir.

Perfüzyonist yalnızca kalb-akciğer makinasının dolaşım ile solunum işlevlerinden sorumlu ise de bunun yanında, kalb cerrahının yapmakta olduğu cerrahi girişime odaklandığı, hastanın o anki gereksinimleriyle ilgili olamadığı sırada, sürekli izlenen bir dizi fizyolojik parametreler yelpazesini gözleyip, hastanın fizyolojik durumunun ne yöne gittiğini saptayarak cerraha işini yapmasında da yardımcı olur.

Öteki sorumlulukları arasında otolog kanın toplanıp işlenmesi (kan ürünleri), intra-aortik balon pompası ile ergin + bebek ekstrakorporeal membran oksijenasyonunun uygulanıp çalıştırılması bulunduğu gibi, cerrahi girişim sırasında antikoagülasyon, elektrolit + asid-baz balansı (kan pH sı) ile kan-gaz (PO2 + PCO2) bileşiminin izlenmesi de vardır.

Bir çok hastanede perfüzyonistler Sol Karıncık Destek Aygıtlarının (Ventricular Assist Devices) yerleştirilmesinde kilit adamdır. Bazı hastanelerde perfüzyonist, transplantasyon için kardiototorasik donör organlarının sağlanmasından sorumlu olabilir.”

Bu uzun tanımdan perfüzyonistin tıpla ilgili ya da ilgili olmayan birçok bilgiye eğemen olması gerektiğini anlıyoruz.

Bunların en başında, belki biraz garip gelecek ama, perfüzyonistin bir oranda su tesisatından anlaması gerekir!… Yukardaki resimde görülen karmaşık boru sistemini doğru olarak yerleştirmesi buna bağlıdır.

Kalb-akciğer makinasının işlevini sorunsuz olarak yürütmekten sorumlu olduğu için, bir parça elektrik, mekanik, hidrodinamik, termodinamik, elektronik bilmesi, demek ki Fizik bilmesi gerekir.

Fizik bilgisini yürütebilmesi için, fiziğin dili olan Matematiği bilmesi gerekir.

Cerrahi girişim sırasında “sürekli izlenen bir dizi fizyolojik parametreler yelpazesini gözleyip, hastanın fizyolojik durumunun ne yöne gittiğini” saptaması gerekir diyorsak, perfüzyonistin bazı tıbbi bilgilere sahip olması gerektiğini kabul ediyoruz demektir. Bunlar başlıca Fizyoloji ile Fizyopatolojiyle ilgili bilgilerdir.

Sadece kardiyovasküler fizyoloji ile fizyopatolojiyi değil, solunum fizyolojisi ile fizyopatolojisini bilmek zorunluğu vardır.

Perfüzyonistin görevleri arasında “Cerrahi girişim sırasında antikoagülasyon, elektrolit + asid-baz balansı (kan pH sı) ile kan-gaz (PO2 + PCO2) bileşiminin izlenmesi” nin de bulunduğundan söz ediyorsak, fizyoloji + fizyopatoloji yanında biyokimya da bilmesi gerektiğini söylüyoruz demektir.

Öte yandan, “Otolog kanın toplanıp işlenmesi (kan ürünleri)” nden sorumlu ise, bir kan bankası uzman çalışanı kadar “Kan” konusunda bilgisi olması gerekir.

Bunların dışında, birlikte çalıştığı kalb cerrahının ne dediğini, ne yapmakta olduğunu anlıyabilmesi için kardiyovasküler fizyoloji yanında kardiyovasküler anatomiyi de bilmelidir.

Sol Karıncık Destek Aygıtlarının (Ventricular Assist Devices) yerleştirilmesinde kilit adam olduğuna göre, bu aygıtlar için de bilgisi olması gerekir.

Bütün bu bilgilerini güncelleyebilmek için, dünya tıp yazınını izleyebilecek kadar bir yabancı dil bilmelidir.

İşte bu anlattıklarımız, Kardiyovasküler Perfüzyonistlerin eğitimine temel olacak “Eğitim Programı” nın hazırlanmasındaki ölçütleri oluşturmaktadır.

Ancak sözü edilen bilim alanlarındaki bilgiler çok geniştir. Perfüzyonist adayının bunların ne kadarını öğrenmesinin gerek olduğuna karar vermek durumundayız. Verilecek bilgi ne az, ne de gereğinden fazla olmamalıdır. İşin en önemli yanı da bu dengeyi bulabilmektir.

Bizi asıl asıl uğraştıracak olan, konu başlıklarından çok daha fazla, konunun ne kadarının “Eğitim Programı” na konması gerektiğidir!….

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

Şu HTML etiketlerini ve özelliklerini kullanabilirsiniz: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <strike> <strong>