Bir güneş patlamasının büyüklüğünün gezegenimiz ile karşılaştırması
Güneş patlamalarının birer güneş lekesi gibi görünümü
“Tanrının yaptığı şeyleri insanların bozmamaları lazım , zaten O bozacak”. Georg Bernard Shaw
Mayalar takvimlerinden yaptıkları çıkarımsamaya göre dünya yüzünde M.S. 22 Aralık 2012 tarihinde su baskınları ile bazı tektonik olaylarla gelecek felaketi anlatmışlardır. Onlar bu tarihten sonra yeni bir dönemin başlayacağını bildirdiler.
Bu olaylar, gene mayaların bildiği dünyanın manyetik kutbunun yer değiştirmesinden kaynaklanıyor olamaz. Çünkü sözü edilen tarihe iki yıl kalmıştır. Gerçi dünyanın manyetik alanı yer değiştirmeye başlamış bulunmaktadır. Bazıları bunu “Küresel Isınma” olarak tanımlıyor. Ama bunun bir felaket görüntüsü alması için bir kaç yüzyıl geçmesi gerekir.
Öyleyse Mayaların M.S. 2012 yılında gerçekleşecek olan felaketten neyi amaçladıkları bir bilinmez olarak karşımızda durmaktadır.
Ne var ki bu kez de NASA yetkilileri 2013 yılında gerçekleşecek bir felaketten söz etmektedirler. Bu güneşte gerçekleşecek olan büyük patlamalardır.
NASA’nın yeni uyarı raporuna göre dev bir güneş fırtınasının potansiyel sonuçları. Güneş’in çok sıcak iç kesiminde harekete geçen plazma dış katmandaki manyetik alanlarda sürekli bir değişime yol açacak. Bu da güneş fırtınaları olarak bilinen, radyasyon yayan, uzaya yüklü partiküller saçan şiddetli patlamalara yol açacak. Bunun sonucunda uzay istasyonları ile uydular ciddi anlamda etkilenecek.
Flare (İng. Solar flare) ya da Güneş patlaması, Güneş atmosferinde olan patlamalara verilen ad olup 6 × 1025 joule’e kadar enerji açığa çıkarabilir. Bu terim, ayrıca başka yıldızdaki benzer fenomenler için de kullanılmaktadır. Bu durumlarda yıldız patlaması (İng. stellar flare) kavramı kullanılır.
Güneş patlamaları, Güneş atmosferinin bütün tabakalarını (fotosfer, korona ile kromosfer) etkiler, plazmayı onlarca milyon kelvine çıkarıp elektronları, protonlar ile daha ağır iyonları neredeyse ışık hızıyla uzaya fırlatır. Ayrıca bütün elektromanyetik tayfa yayılmış radyasyon üretirler. Çoğu Güneş patlamaları, şiddetli manyetik alanların fotosfere girdiği Güneş lekeleri gibi aktif bölgelerde oluşur.
Bundan önce güneş’te bir patlama 1-2 Eylül 1859′da devasa bir fırtınaya yol açmış, bu fırtına Dünya’yı da büyük ölçüde etkilemişti. Birkaç saat içinde hem ABD’de hem da Avrupa’da telgraflar çalışmamış, sayısız yangın çıkmıştı. Kuzey Kutbu yakınlarında güneş’le bağlantılı bir olay, doğal fenomen olarak görülen Kuzey Işıkları Roma, Havana, Hawaii gibi güney bölgelerde bile görülmüştü. Bir sonraki solar eylemin 2013′te başlayacağı belirtiliyor.
O dönemde, dünya yüzünde böyle bir fırtınadan etkilenecek elektronik yapılar yoktu. Ama bu gün şunların olabileceği söyleniyor :
Cep telefonu şebekeleri çökecek, radyo-TV yayınları kesilecek, herşey devre dışı kalacak, binlerce kişi ölecek…
Uzmanlara göre bu durumda TV, radyo yayınları tümüyle kesilecek, elektrik sistemi tümüyle devre dışı kalacak, cep telefon şebekeleri çökecek, sular kesilecek, GPS sistemi çalışmayacak.
Tüm bunların onarılması 20 yıl kadar sürecek bir yeniden yapılanma sürecini doğuracak. Bu süreçte 100 bin Avrupalı ile Amerikalı yaşamını yitirecek. Bu olay, daha önce 1859 yılında, gece saat 02:00′de gündüz gibi dünyanın aydınlanmasına neden olmuştu.
Elektrik ağlarına milyonlarca watt’lık yüklenme olacak. Bu da birçok ülkede elektrik sisteminin tümüyle erimesi anlamına geliyor. Demek ki,i bazı ülkelerde elektrik hatlarını tamamen yenilemek gerekecek. Elektrik olmayınca kanalizasyon ile su sistemleri de çökecek. Birkaç gün içinde musluklardan su akmamaya başlayacak.
Büyük bir Güneş fırtınası Ağustos 2005′te ABD’nin güneydoğusunu vuran ve 1800 kişinin öldüğü Katrina Kasırgası’ndan 20 kat daha fazla zarar yol açabilir. Fırtınanın geldiğinin bilinmesi halinde fazla zarardan kaçınılabilir.
Ancak uydular “güvenli modda” tutulabilir, transformatörlerin bağlantıları kesilebilir, aletler zararlı elektrik akımı artışından korunabilir deniyor. Fırtınanın gelişinin önceden çıkarımsanması ise uzaydaki hava ulaylarının izlenmesinin daha da gelişmesi halinde gerçekleşebileceği belirtiliyor.
Bütün bunları NASA nın Heliofizik bölümü başkanı Richard Fisher gibi kişiler söylüyor. Bizim gibi sıradan insanlar, söylenen tarih gelip te olaylar yaşanırsa neler olduğunu anlayacağız. Hem Mayaların ön deyileri (kehanetleri), hem de NASA yetkililerinin bildirdikleri, 2012 ile 2013 yılları gibi artık burnumuzun dibine gelmiş tarihlerde olacakları anlattıklarından bizleri çok ilgilendirmekte…
Ne var ki eğer Mayaların ön deyileri gerçekleşirse, dünya bir felaket yaşayacağından, ondan bir yıl sonra gelen Güneş fırtınasının pek de önemi kalmayacaktır!…
Dileriz bu her iki olay da birer felaket olmadan gerçekleşir. Zira böyle durumların abartılarak anlatıldığı bir gerçektir. Nedense insanlar da böyle felaket haberleri almaya düşkün oluyorlar.
Hayırlısı olsun!…