İstanbul Operasının İlk Maketi
Şimdiki Opera Yapısı (AKM)
“De gustibus et coloribus, non disputandum” –
Zevkler ve renkler tartışılmaz.
Anonim olarak söylenmiş bir kaçış tümcesi
İstanbul opera yapısı, Atatürk Kültür Merkezi (AKM) uzun süredir bir dizi tartışmaya neden oldu. Önce bu yapının işlevsiz, köhneleşmiş olduğundan söz edilerek yıkılmasına karar verildi. Yerine daha güzel bir opera yapılacağı öne sürüldü. Bu fikre yeğinlikle karşı çıkılınca, bu kez yıkılmayıp onarılmasına karar verildi. Ama iki yıldır onarım nedeniyle kapalı tutulduğu halde, içersinde neler yapıldığı bilinmiyor. Ne zaman hizmete açılacağı da söylenmiyor.
Bu yapının yıkım konusu bir çok tartışmaya neden oldu. Yıkımını isteyenler, yerine çok daha iyisinin yapılacağını söylediler. Buna karşı çıkanlar, bu bahaneyle yıkılan yapının yerine bir cami ile onun “vakfiyesi” olarak alış-veriş merkezi yapılacağından kuşkuları olduğunu belirttiler. Bir bölümü de bunun yerine bir katlı otopark yapılacağını dile getirdi.
Ama yıkılıp yeniden yapılma konusunda en çok yarar sağlayacak olanlar, belki de bu fikri körükleyenler, bazı yüklenimciler (müteahhitler) ile onların yardakçıları olmalıdır!…
Gerçi AKM düşünülen ilk biçimi ile (en üstteki resim) yapılamamıştır. Şimdiki haline göre bu biçim mimarlık yönünden, dış görünüş olarak daha iyi olarak algılanabilir. İç yapısı ise hiç kuşkusuz bir opera için elverişli olarak yapılmıştır ki, yıllarca bu yolda zorlanmadan hizmet verebildi.
İç bolümleri ile donanımlarında, zamana karşı bir gerileme söz konusuysa, hiç kuşkusuz yapılacak işlem bu kanuda bazı değişikliklere gitmektir. Bunun için koskoca yapı yıkılıp yeniden yapılmaz!…
Eğer yapının dış görünüşü beğenilmiyorsa, bunun için de yıkıma gitmeye neden yoktur. Yapının statik özelliği korunarak dış yüzünde de değişiklikler yapılabilir.
Bir yapı eskidi diye yıkılıp yerine yenisi yapılmaz. Eğer böyle ise, söz gelimi yakın zamanda eski Haydarpaşa Gar Yapısının da işlevi sona erecek. Onu da mı yıkıp yeniden yapalım?… Bu aklın alabileceği bir öneri midir?…
Dünyanın her yerindeki büyük kentler, yüzyıllar boyu korunmuş yapılarıyla ünlüdürler. Bununla övünürler. Bu yapılar ata yadigarı birer hazine gibi korunur. Eskidikçe de, bir müze öğesi gibi, değerlleri artar. Buna örnek, geçtiğimiz günlerde Londradaki eskimiş Saint Pancras demiryolu garının dünyadaki en önemli on yapısı arasında gösterilmiş olmasıdır.
Buna göre, dış görünümü beğenilmese de İstanbul AKM yıkılıp yeniden yapma yerine, bazı mimari değişikliklerle istenilen biçime getirilebilir. Bunun tersini savunanlarda bazı art niyetlerin aranması doğaldır.
Ankara Operası da eski Ankara Sergievinde bazı değişiklikler yapılarak ortaya konmuştur. Ankara için bir opera yapılması düşünüldüğünde sergievi akla geldi. Ama hiç kimse segievini yıkıp yerine yeni bir opera yapısı dikmeyi düşünmedi. Var olan sergievinde, iç ile dış değişiklikler yapılarak, örnekse saat kulesi ortadan kaldırılarak, yapı bir opera yapısına dönüştürüldü.
Bu günlerde Ankara Operasında da bazı teknik sıkıntıların olduğu söyleniyor. Ama bunun için hiç kimse var olanı yıkıp, yerine yenisinin yapılmasını önermiyor. İstenen, durumu düzeltmek için gerekli kaynağın araştırılıyor olmasıdır. Doğrusu da budur.
Bu bahaneyle aşağıda bir kaç yabancı kentin opera yapılarının resimlerini veriyoruz. Yıkıp-yapma konusunda karar okuyucunundur.
Bolşoy Operası
Budapeşte Operası
Londra Operası
Madrit Operası
Milano (LaScala) Operası
Paris Operası
Sidney Operası
Paris Operası Seyirci Salonu