“Günümüzde insanlar her seyin fiyatini biliyor,
fakat hiçbir seyin degerini bilmiyorlar.”
Oscar Wilde
Dünyanın Yedi Harikası, tamamı insanoğlunca yapılmış, olağanüstü antik yapıtlardır. Ayrıca Antik Dönemin Yedi Harikası adıyla da anılırlar.
İlk olarak M.Ö. 5. yüzyılda tarihçi Heredot’ ca ortaya atılan bir kavramdır. M.Ö. 4. yüzyılda Sidon’lu Antipatros tarafından ilk olarak “Dünya’nın yedi harikası üzerine” (Περὶ τῶν Ἑπτὰ Θεαμάτων) adlı yapıtla biraraya getirilmiştir.
Günümüzde geçerli olarak onayladığımız 7 harika listesi, M.Ö. 2. yüzyılda son biçimini almıştır.
Dünyanın Yedi Harikası’ndan sadece Keops Piramidi ayaktadır. Ötekiler yangın ya da deprem gibi nedenlerle yok olmuşlardır.
Eski Dünyanın 7 Harikası şunlardır :
Keops Piramidi
Babil’in Asma Bahçeleri
Artemis Tapınağı [*]
Zeus Heykeli
Rodos Heykeli
İskenderiye Feneri
Halikarnas Mozolesi [**]
Antik çağın bu 7 Harikasının artık eskidiği düşünülmüş olacak ki, Dünyanın Yeni Yedi Harikası, İsviçre’de bir kuruluşca cep telefonu ile internet aracılığıyla yapılan bir oylama sonucunda, eski Dünyanın Yedi Harikası’na alternatif olarak seçilerek, 7 Temmuz 2007 tarihinde açıklanmıştır. UNESCO ise bu seçimi, oy kullananların şahsi görüşlerini yansıttığı gerekçesiyle desteklemediğini [***], klâsik Dünyanın Yedi Harikası listesinin korunup, benimsenmesinin sürdürüleceğini açıklamıştır.
İsviçre merkezli New7Wonders Vakfı’nın, dünyanın yeni 7 harikasını belirlemek için başlattığı yarışmaya aralarında Ayasofya’nin da bulundugu 21 finalist yapıt katıldı. Dünyanın dört bir yanından yaklaşık 100 milyon kişi cep telefonu ile Yeni Yedi Harika hukuksal internet sitesinde 6 yıl boyunca oy kullanarak dünyanın yeni 7 harikasını seçti. Cep telefonu ile internet oylarıyla belirlenen dünyanın yeni 7 harikası, Portekiz’in başkenti Lizbon’da açıklandı.
Seçilen bu yapıtlar,
Ürdün’deki Petra Antik Kenti
Çin Seddi
Brezilya’daki Kurtarıcı İsa Heykeli
Peru’daki Machu Picchu Antik Kenti
Meksika’daki Chichen Itza Piramidi
Italya’nin Roma kentindeki Koluzeum
Hindistan’daki Tac Mahal anıtmezarı
biçiminde sıralandı.
——————————————————-
[*] Efes’de Artemis Tapınağı
Artemis Tapınağı’nın temelleri milattan önce 7. yüzyıla kadar gitmektedir. Tanrıça Artemis’e için yapılmıştır. Tamamiyle mermerden oluşuyordu. Lidya kralı Croesus tarafından yaptırılan yapı, Yunan mimar Chersiphron’ ca tasarlanmıştı. Dönemin en büyük heykeltıraşları Pheidias, Polycleitus, Kresilas ile Phradmon tarafından yapılmış olan bronz heykellerle süslenmişti. Tapınak hem bir pazaryeri, hem de bir dini kuruluş olarak kullanılıyordu. Artemis Tapınağı M.Ö. 21 Temmuz 356′da adını ölümsüzleştirmek isteyen Herostratus adlı bir Yunanlı tarafından yakıldı. Aynı gece Büyük İskender doğmuştur. Büyük İskender Anadolu’yu fethettiğinde Artemis Tapınağı’nın yeniden yapılması için yardım teklif etmiş fakat Halikarnas Mozolesi

Halikarnas Mozolesi, Kral Mausollos için karısı, aynı zamanda kız kardeşi tarafından yaptırılmış bir mezar. Bodrum’da yapılmış, yapımı M.Ö. 350 yılında tamamlanmıştır. Tabanın üstünde kenarları heykellerle süslenmiş basamaklı bir podyum bulunuyordu. Süslü su mermerinden yapılmış lahit ile mezar odası, podyumun üstünde bulunuyordu. İyonya tarzı kolonlarla çevrilmişti. Sıra sütunlar, yine heykellerle süslenmiş bir piramit çatıyı destekliyordu. Dört tane savaş atıyla çekilen bir savaş arabası heykeli ise piramidin tepesini donatıyordu. Halikarnas Mozolesi’nin toplam yüksekliği 45 m. ydi. 4 tarafındaki 4 heykelin her birini ayrı bir heykeltıraş yapmıştı. Bu heykeller, tanrıların değil de insanlar ile hayvanların heykelleri olmasından ötürü tarihte özel birer yer tutarlar. 16. yüzyıl boyunca Halikarnas Mozolesi iyi bir durumda korundu. 15. yüzyılda Haçlı Seferleri sırasında St. John şövalyeleri bölgeye geldiler. Bugün Bodrum Kalesi olarak bilinen büyük bir kale yaptılar. Bu kalenin yapımında, o sıra deprem yüzünden yerle bir olmuş Halikarnas Mozolesi’nin nerdeyse bütün taşları kullanıldı.
Biz bu yapıtın yerinde yeller estiğini gördüğümüzde, Bodrum belediyesine bir e-posta ile başvurarak mosoleum’un yeniden yapılmasının, turizm açısından da yararlı olacağını anlattık. Ama aradan dört yıl geçmesine karşın bir yanıt alamadık. Belki de uygun bir sponsorun bulunamaması işi geciktirmektedir.
[***] UNESCO’ nun bu önerisi doğru olarak onaylanamaz. Zira Antik Çağın 7 Harikası da kişisel bir görüşle, Herodot’ un bir önerisiyle biraraya gelmiştir. Üstelik bunlar 100 milyon kişi değil, bir tek kişinin görüşüyle oluşturulmuş oldu.