BODRUM’da BOĞAZİÇİ ile TUZLA….

Screen shot 2009-09-15 at 19.29.37.png

Güllük Körfezinin Genel Görünümü (uydu görüntüsü)

Screen shot 2009-09-15 at 19.28.35.png

Boğaziçi ile Tuzla’nın Uydudan Görünümü

“İnsanlar yaşadıkça ihtiyarladıklarını sanırlar, hâlbuki yaşamadıkça ihtiyarlarlar.”
İskoçya atasözü

Evet!… Doğru okumaktasınız. Bodrum’da da, İstanbulda olduğu gibi Boğaziçi ile Tuzla semtleri var… Ancak bu ikisi Bodrum’da birbirinden uzakta değil, yan yana bulunuyor.

Boğaziçi, Güllük körfezinin doğu kıyısında bir deniz girintisi olarak uzanıyor. Bunun karayoluna bitişik olan bölümüne Tuzla diyorlar. Belki geçmişte buradan tuz elde edildiği için bu adı almakta. Şimdilerde karayoluna komşu sığ bir deniz görüntüsünde.

Ben isimlerini ilginç bulduğum için buraya iki kez gittim. İlki beş yıl önce; ikincisi bu yıl…

Screen shot 2009-09-15 at 19.37.33.pngBoğaziçine, Bodrumu hava alanına bağlayan karayolundan, Güvercinliği geçtikten sonra sola sapan bir yoldan gidiliyor. Bu yol üzerinde kısa bir seyirden sonra, tümüyle deniz üzerinden geçen bir yola varıyorsunuz. Böylece bir köprü geçer gibi iki yanınız su olduğu halde ilerliyorsunuz. Bu yol Boğaziçi deniz girintisini, yüz ölçümü bakımından hemen eşit iki parçaya bölüyor.

Buradan geçerken benim aklıma bu karayolu altından, iki su parçasını birbirine bağlayan geniş su yolları (menfezler) olup olmadığı konusu takıldı. Çünkü bu açıklıklar yoksa, denizle ilgisi tümüyle kesik olacak olan bölümde, akıntıdan yoksun olması yüzünden ağır kirlenme oluşacaktır.

Neden böyle düşünüyorsun?… Demeyiniz. Bizler drenajsız yollar ile meydanlar, dahası alt yapıdan yoksun kentler yapmakla ünlüyüz. Örnek mi istiyorsunuz?… Her yağmur yağdığında büyük ya da küçük boyutta sel felaketi geçiren Türkiyemizin en büyük kentini göz önüne getirin!…

Bu yüzden kaygılı düşüncemde haklıyım zannederim. En iyisi bu yolu su üzerinden “Mimar Sinanvari” küçük kemer açıklıklı bir köprü üzerinden geçirmekti. Ama böyle düşünülüp, yapılmamış. Belki de daha pahalı ya da zor olacağı hesaplandığındandır!!…

photo 2.jpgBu su üstünden giden yolu geçip, bitirince Boüaziçinin güney kıyısına ayak basıyorsunuz. Yol kıyıya koşut (paralel) olarak uzayıp gidiyor. Kıyı tarafında çeşitli lokantalar var. Kara yönündeyse, ilk gördüğüme göre sayıları çok artmış yapılar bulunuyor.

Yapılaşma Bodrum yarımadasında her geçen yıl, gözle görünür biçimde artıyor. Biri çıkıp bu gidişe “dur” diyemezse, korkarım belli bölgelerde ağaçlardan çok beton yapılar göreceğiz. Üstelik bu yapıların yıl boyu hepsi boş kalıyor. İçlerinde oturulma süresi bir ayı geçmiyor.

Sorulduğunda “bunların yatırım için olduğunu” söylüyorlar. Ama aslında olan Bodrumda doğanın yok edilmeye çalışılması…

Boğaziçinin karşı kıyısında hiç yapı yok. Orası bomboş olarak doğasını koruyabilmiş. Ama Güllükten başlayıp bu kıyıda sonlanan bir yol var. Yakında orası da yapılarla dolar… Bu hali çok daha güzel.

İlk Boğaziçine geldiğimde kıyıda salaş lokantalar vardı. Ama bu kez kıyı boyunca yerleşmiş yapılarda oldukça geniş, düzenli lokantaların varlığı gözlemleniyor.

Henüz balık avı yasağı sürdüğünden, rıhtım boyunca irili ufaklı balıkçı tekneleri kıçtan-kara çekilmiş. Bazılaında av mevsimi için hazırlık yapılıyor. Bir bölüm balıkçılar da kıyıdaki kafelerde vakit öldürüyorlar.

photo.jpgBenim Boğaziçi konusunda bir kaygım vardı. Bilindiği gibi Güllükten chaolin yükleyen şileplerin Güllük limanından yük almaları önlenmişti. Bu çok doğru bir karardı. Çünkü Güllük limanında çok çirkin bir görüntü oluşturuyordu. Orası sanki bir endüstri limanı haline getirilmişti. Ancak şilepler şimdi nereden yük almaktaydılar?… Bu yeni liman sakın, korunmalı olduğu için, Boğaziçi olmasın?… İşte ikinci kez, biraz da bu kaygıyla Boğaziçine gelmek istemiştim.

Gördüm ki gemilere ikinci bir liman olarak burası seçilmemiş. Çok da iyi olmuş. Boğaziçi, Bodrumun içine göre, sessiz sakin bir yerleşim yeri. Şimdilik doğa da fazla bozulmamış. Dinlendirici, gözleri okşayıcı bir gezinti yapmak isteıen herkese buraya en az bir kez gelmelerini öneririm. Kıyıda oturup denize karşı yemeklerini yiyip içkilerini huzur içinde içebilirler.

Biz de öyle yaptık!…

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

Şu HTML etiketlerini ve özelliklerini kullanabilirsiniz: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <strike> <strong>