“Günümüzde insanlar her seyin fiyatini biliyor, fakat hiçbir seyin degerini bilmiyorlar.”
Oscar Wilde
Keman insanı derinden etkileyen , eşsiz güzellikteki sesiyle , yaylı çalgılar ailesinin en önemli üyesidir. Sesi , öteki çalgılara göre birçok bakımdan insan sesine daha yakındır . Keman , çene altı ile omuz arasına sıkıştırılarak tutulur. Sol elin parmakları sap üzerinde bulunan tellere basarak gezinirken , sağ elde tutulan yay ,Keman tellerine sürtülerek çalınır . Gövdenin orta bölümündeki yan girintiler yayın daha kolay hareket etmesini sağlar. 35 ile 36 cm arasında değişen bir gövdesi vardır. Küçük, hafif bir çalgı olmakla birlikte , ortalama 84 ayrı parçanın bir araya getirilmesiyle yapılır .Genellikle iki cm .kalınlığında bir çam ya da akçaağaç’tan oyma kalemi ile rende kullanılarak biçime sokulur .
Keman”ın bir gövdesi ile buna bağlı bir sapı vardır.Gövde göğüs tahtası ya da tabla denen üst kapak , alt kapak ile onları birleştiren yanlık adlı verilen bir kasnaktan oluşur. Tellerin köprü aracılığıyla gövdeye yaptığı basınca direnebilmesi için alt ile üst kapaklara hafif bir kavis verilmiştir .
Sapın ucundaki burgulara ( kulak) sarılarak bağlana teller bir eşikten (köprü) geçerek gövdenin ucundaki kuyruk bölümüne bağlanır . Köprü tellerin titreşimini üst kapağa iletir .Burgu yuvalarına yerleştirilen kulaklar tellerin istenilen ölçüde gerilmesini sağlar . Gövdenin içine boydan boya yerleştirilmiş, bas çubuğu ya da bas kirişi denen bir çıta , eşiğin tam altında da can direği denilen bir takoz bulunur . Bas çubuğu sesin tınılanmasına , can direği de ses titreşimlerinin alt kapağa iletilmesine yardımcı olur . Üst kapak üzerinde ” f ” biçimindeki iki ses deliği ses titreşimlerinin gövdeden dışarı çıkmasını sağlar . Dış etkilerden korunabilmesi için yapımı tamamlandıktan sonra özel karışımlı bir tutkalla cilalanır, cila aynı zamanda Keman’ın ses tınısını belirleyen önemli bir öğedir.
Keman yapım ustalarına Luthier denir . Ülkemizde Keman yapım teknikleri çok gelişmiş , çeşitli yarışmalarda birincilik alan Luthierlerimiz vardır bunlar : Cafer Açın , Mesut Gözalan, Yunus Tarhan , Mehmet Alkan ,Nevzat Önder ,Ayhan Damcıoğlu , Ahmet İyidoğan ,Emin Tilev , Bedii Akol v.b.
Kemanın ilk olarak 1500 lerde İtalya da ortaya çıktığı anlaşılmaktadır. Lira da Braccio ile “fiddle” adlı iki enstrümandan türemiş olduğu sanılmaktadır. Keman yapım sanatı 17. ile 18. yy larda, Antonio Stradivari, Guiseppe Guarneri ve Jacob Stainer gibi ustalarla başlamıştır. O zamanki kemanların bugüne göre, boyunları daha kısa, perde bölgesi daha kısa, köprüleri daha düzdü. Keman klasik yapıtlarda ilk kullanılmaya başlandığı zaman, alt sosyal düzeyde bir alet olarak görünmüştür. Ancak, Claudio Monteverdi’nin Orfeo’su gibi eserler ile “24 violons du roi” gibi topluluklarla bu statüsü de yükselmeye başlamıştır. Bu tırmanma barok dönemde de, Antonio Vivaldi, J.S.Bach ile Georg Philip Telemann gibi bestecilerle devam etmiştir. Solo konçerto, sonat ile süit gibi müzik biçimlerinde, keman en önde giden öğe olmuştur.
Ancak keman virtüosoları ilk olarak 19.yy da ortaya çıkmıştır. Giovanni Viotti, Isaac Stern, Mischa Elman ve Nathan Milstein, David Oistrach, Pinhas Zuckerman, Jacha Heifeltz bu konuda ün yapmış isimlerden bazılarıdır.
Dünyanın her yerinde keman yapılmaktadır. Ama bunlar içinde antika olma ile işçilik özellikleriyle hepspsinden ayrılan üç ayrı usta elinden çıkma tümüyle el yapımı üç keman vardır : Nicola Amati (1596 – 1684) ustanın yaptığı Amatius kemanı, Giuseppe Antonio Guarneri (1687 – 1745) ustanın Guarnierus kemanı ile Antonio Stradivari (1644 – 1737) ustanın el yapımı Stradivarius kemanı.
Bu kemanların hepsi en üst düzeyde özellikler taşımakla birlikte, Stradivaius kemanı halk arasında en tanınmışı, en gizemlisi, uzmanlarca en çok araştırılmış olanıdır.
Dünyaca ünlü Stradivarius kemanlarının eşsiz sesinin gizi şimdiye kadar keman ustası Antonio Stradivari‘nin kullandığı cilada ya da tahtanın işleniş biçiminde olduğu sanılırken, son araştırmalar gerçeğin tümüyle farklı olduğunu ortaya koydu. Amerikan Tennessee ile Columbia Üniversitesi uzmanları, dünyanın bu en pahalı kemanlarının yapımında kullanılan tahtanın, uzun, soğuk kışlar ile kısa, ılık yazlar yaşamış ağaçlardan elde edildiği için bu derece kusursuz ses verdiğini saptadılar.
Araştırmayı yürüten uzmanlardan Dr. Henry Grissino-Mayer, ”şimdiye kadar bunu kimsenin düşünmemiş olması doğrusu beni şaşırttı” diye konuştu.
Uzmana göre, ”kemanların pürüzsüz ses vermeleri, kullanılan ağaçların yetiştikleri ortamın çok soğuk, tahta yoğunluğunun fazla olmasından kaynaklanıyor”.
Aynı zamanda iklim uzmanı olan Dr. Grissino-Mayer ile Columbia Üniversitesinden Llyod Burckle, ”Avrupa’nın 1450-1850 arasında mini bir buzul çağı yaşadığını, bu durumun ağaçların büyüme hızını yavaşlattığını , ağaçların tahta yoğunluğunun artmasına neden olduğunu” söylediler.
Antonio Stradivari dahil, 17. yüzyılın ünlü İtalyan keman ustalarının Cremona’da ürettikleri kemanlarda bu ağaçları kullandıkları belirtiliyor.
Uzmanlara göre mini buzul çağı en soğuk evresini 1645-1715 yıllarıarasındaki 70 yıllık dönemde geçirdi. Antonio Stradivari’nin 1644′te doğduğu, sanatı açısından altın çağını 1700-1720 arasında yaşadığı biliniyor.
Ağaçların incelenmesi sonucu bunların 1625-1720 yılları arasında çok yavaş büyüdükleri, halkalarının çok dar ve sıkışık olduğu saptandı.
Grissino-Mayer ile Burckle’in buluşları ”Dendrochronologia” adlı bilimsel dergide de yayınlandı.
Merkezi New York’ta bulunan Amerika Keman Cemiyeti başkanı Helen Hayes, ”teoriyi çok çok ilginç” olarak nitelendirdi, ”Benim açımdan çok geçerli bir gözlem” diye konuştu.
”Ancak yeteneksiz bir ustaya dünyanın en mukemmel ağacını da verseniz iyi bir sonuç alamazsınız” diyen Hayes, ”Bilmecenin sadece tek bir hanesi yok” dedi.
Tümüyle el yapımı olan Stradivarius kemanını, öteki bütün markalardan ayırdeden özellik Teksas A & M Üniversitesi’nde inceleme konusu olmuş, Antonio Stradivari’nin kemanlarını yaparken kullandığı ağaçtan kemana sürülen verniğe dek herşey uzmanlar tarafından incelenmiştir. Bugün hala bir kemanın Stradivarius olup olmadığının anlaşılması, biyokimyagerler ile konunun ustası kişilerce uzun, özenli araştırmalar sonucu belirlenebilmektedir. Colorado Üniversitesi ile Brigham Young Üniversitesi uzmanlarının araştırmasına göre de Stradivari’nin keman yapımında kullandığı verniğin reçine, terebentin yağı ile etil alkolden oluşan özel bir karışım olması, kimyasal işlemden geçirilen akçaağaç ile ağacın geliştirilmesinde boraks kullandığı sonucuna varılmıştır. Boraks kemanın yapıldığı ağacı ağaç-kurtlarından korumak için kullanıldığı belirtiliyor.
19. yüzyılda aynı adı taşıyan binlerce keman üretildiği için, her müzik aleti Stradivari anlamına gelmez: 1957 yılından sonra bu markayı kullananlar, enstrümanlara “Kopyasıdır” etiketini yerleştirmeye zorunlu kılındı.
Konuyla ilgili olarak geniş çapta yapılan bir araştırma daha var. Teksas A & M Üniversitesi’nde görevli 66 yaşındaki biyokimyager Dr. Joseph Nagyvary, Stradivarius kemanının sesinin gizini çözdüğünü söylüyor. Kendisi de keman üreten Nagyvary, Stradivarius kemanlarının ününün Stradivari’nin sıradışı yeteneğinden değil, kemanın tahtaları için kullanılan maddelerin özelliklerinden kaynaklandığını; yıllar süren araştırmalardan sonra bu maddelerin boraks içerdiğini, boraksın milyon dolarlara satılan Stradivarius’un ününün asıl nedeni olduğunu belirtmiş. Bir konserde hem bir Stradivarius, hem de Nagyvary kemanı çalan bir kemancı, Nagyvary’nin gerçek Stradivarius’a en çok benzeyen keman olduğunu söylemiş.
17 ve 18 yüzyıl büyük İtalyan ustalarının kemanları model alınarak 19’uncu yüzyılda Stradivari etiketi taşıyan binlerce keman yapıldı. Bu yüzden bir kemanda Stradivari adını görmeniz o kemanın gerçek bir Stradivari olduğu anlamına gelmiyor. 1957’ye dek kemanlar, aynen özgünleri gibi etiketleniyordu. Bu tarihten sonra etikete “kopyasıdır” sözü eklendi. Genellikle kullanılan etikette, gerçek de sahte de olsa, şu Latince sözler bulunuyor : Antonius Stradivarius Cremonensis Faciebat Anno (tarih). Bu anlatım, üretici Antonio Stradivari’yi, Cremona’yı, kemanın hangi yıl yapıldığını belirtiyor. Tarih genellikle el yazısı ile yazılıyor.
Stradivari usta sadece, bu gün maddi değeri 3 – 4 milyon USD olan kemanları yapmamıştır. Ürettiği müzik aletleri içinde viola, çello (violonsel), gitar, mandolin ile küçük bir arp olan arpetta da vardır. Bunlardan günümüze kadar gelip, adresleri belli olanlar ile bunların sayıları aşağıda gösterilmiştir :
Kemanlar – 193 tane
Violalar – 8 tane
Çellolar – 28 tane
Gitar – 2 tane
Mandolin – 2 tane
Arpetta – 1 tane
————————————————-
İlgili Metinler :
Hill, William Henry; Hill, Arthur F.; Hill, Alfred Ebsworth (1902). Antonio Stradivari, His Life and Work (1644-1737). London: W.E. Hill & Sons. OCLC 8179349.
Faber, Toby (2004). Stradivari’s Genius: Five Violins, One Cello, and Three Centuries of Enduring Perfection. New York: Random House. ISBN 0375508481.
Vannes, Rene (1985) [1951]. Dictionnaire Universel del Luthiers (vol.3). Bruxelles: Les Amis de la musique. OCLC 53749830.
William, Henley (1969). Universal Dictionary of Violin & Bow Makers. Brighton; England: Amati. ISBN 0901424005.
Walter Hamma, Meister Italienischer Geigenbaukunst, Wilhelmshaven 1993, ISBN 3-7959-0537-0
Millant, Roger (1972) (in French). J. B. Vuillaume: Sa Vie et son Oeuvre. London: W.E. Hill. OCLC 865746.
S Helama1; J Holopainen1; M Timonen1; M G. Ogurtsov2; M Lindholm1; J Meriläinen1; M Eronen1 : Comparison of living-tree and subfossil ringwidths with summer temperatures from 18th, 19th and 20th centuries in Northern Finland.
Dendrochronologia, Volume 21, Number 3, 1 July 2004 , pp. 147-154(8)
Publisher: Urban & Fischer
Wilson R.J.S.; Esper J.; Luckman B.H. : Utilising historical tree-ring data for dendroclimatology: A case study from the Bavarian Forest, Germany. Dendrochronologia, pp. 53-68(16)
Neuwirth B.; Esper J.; Schweingruber F.H.; Winiger M. : Site ecological differences to the climatic forcing of spruce pointer years from the Lötschental, Switzerland. Dendrochronologia, pp. 69-78(10)
Salminen H.; Jalkanen R. : Does current summer temperature contribute to the final shoot length on Pinus sylvestris? A case study at the northern conifer timberline. Dendrochronologia, pp. 79-84(6)
Burckle L.; Grissino-Mayer H.D. : Stradivari, violins, tree rings, and the Maunder Minimum: a hypothesis. Dendrochronologia, pp. 41-45(5)
————————————————-
Burckle L.; Grissino-Mayer H.D’ nin Dendrochronologia dergisinde yayınlanan makalelerinin özgün dilde (İng) özeti :
Instruments produced by the master violinmakers of the late 17th and early 18th centuries are reputed to have superior tonal qualities relative to more contemporary instruments. Many hypotheses have been proffered to explain this difference in sound quality, but all hypotheses were found wanting. We propose an alternative hypothesis based on the unique climate situation that existed between AD 1645–1715 known as the Maunder Minimum. This period of reduced solar activity was noted also for its lowered temperatures, which therefore caused reductions in tree growth rates. We hypothesize that the longer winters and cooler summers produced wood that had slower, more even growth, desirable properties for producing higher-quality sounding boards. During Stradivari’s latter decades, he used spruce wood that had grown mostly during the Maunder Minimum. These lowered temperatures, combined with the environmental setting (i. e., topography, elevation, and soil conditions) of the forest stands from where the spruce wood was obtained, produced unique wood properties and superior sound quality. This combination of climate and environmental properties has not occurred since Stradivari’s “Golden Period.”
Çevirisi :
Müzik aletleri, son 17. ve 18. yüzyıl başlarında, ana keman yapıcılarınca üstün ton kalitesi bakımından, çağdaş enstrümanlara göre daha başarılı olarak üretildi. Birçok hipotezler bu ses kalitesi farkını açıklamak için geliştirildi, ancak önerilen tüm hipotezler istenileni veremedi. Biz alternatif bir hipotez geliştirdik. Bu da MS 1645-1715 arasındaki zaman aralığı için boş boş mırıldanmak yerine, en az olarak kemandaki ses farkının, bilinen benzersiz iklim durumuna dayalı olduğunu önerendir. Güneş etkinliğinin azalması bu dönemde ağaç büyüme oranlarında indirime neden oldu. Bunun Kendiliğinden düşen sıcaklıklar yüzünden olduğunu belirttik. Uzun kışların soğuk, yazların da oldukça sıcak geçmesi büyüme katlarında da yavaşlamayı getiriyordu. Bunu ahşap gelişiminde daha fazla büyüme, daha yüksek kaliteli üretim için istenen özellikleri taşıdığını varsaymak gerekir. Stradivariuslar son yıllar boyunca, bu sıkı ahşap malzemeden, özellikle ahşap ladin’ den üretilir olmuştur. Bu düşen sıcaklıklar, çevresel etkiler ile birlikte (demek ki,, ormanın topografya, yükseklik ile toprak koşulları) burada ahşap ladinin farklı odun özellikleri ile üstün ses kalitesi kazanmasını elde edilmesini sağlar. Bu arada, bu iklim ile çevre özellikleri Stradivarius’un “Altın Döneminden” bu yana gerçekleşmiş değildir.
Antonius Stradivarius Cremonensis 1720 elimde mevcut nereye satabilirim bunu
selam BEN ANTALYADAN MUSTAFA BENDEDE BİR ADET ANTONİO STRADİVARİUS CRAMONENSİS FACİEBAT 1736 (MÜHÜR) YAZAN KEMAN VAR ALMANYADAN ELİME ULAŞTI BUNU İNCELETİP SATIŞA ÇIKARMAK İSTİYORUM İLGİLENEN VARSA İRTİBATA GEÇELİM .. TEŞEKKÜRLER …..
05378607915 ANTALYA