“…Tehdit altında olsam bile insan yaşamına başlangıcından itibaren göstereceğim saygıyı sürdüreceğim…”
Hekimlerin HIPPOCRATES ANDI’ndan
Basında son günlerde aşağıdaki sağlıkla ilgili haber dolanmakta :
“Japonya sağlık Bakanlığının talebiyle Ulusal Kanser Merkezinin yaptığı araştırma, çok kahve içen kadınların rahim ağzı kanserine yakalanma riskinin daha az olabileceğini ortaya koydu.
Bilim adamları, 40-69 yaşlarındaki 54 bin kadının sağlık durumunu 15 yıl boyunca izledi. Bu dönemde söz konusu kadınlardan 117′si rahim ağzı kanserine yakalandı.
Araştırmacılar, günde 3 fincandan fazla kahve içen kadınların rahim ağzı kanserine yakalanma riskinin haftada 2 fincandan daha az kahve içenlere göre yüzde 60 az olduğunu belirledi.
Kahvenin insülin oranını azaltmaya yardımcı olduğu, bunun da rahim ağzı kanserine yakalanma riskini azaltabileceği görüşü dile getirildi.
Yeşil çayın da benzer etkileri olup olmadığını araştıran bilim adamları, çay içmekle rahim ağzı kanserine yakalanma riski arasında bağlantı bulmadı.”
Bu haber akla hemen şu soruları getiriyor :
● Rahim boynuı kanserinin (collum uteri kanserinin) nedeni olarak bir virus bulunmadı mı?…
● Dahası bu hastalık için bir aşı üretilip halen kullanılmakta değil mi?…
● Bunu da, eskilerin deyimiyle “Mısırdaki sağır sultan bile” duymadı mı?…
● Yoksa “rahim ağzı” ile “rahim boynu = collum uteri” başka başka anatomik bölgeler mi?…
Bütün bu güncel bilgiler ortadayken, sanki rahim boynu kanserinin gerçek nedeni bilinmiyormuş gibi, bir takım istatistiksel araştırmalar neden yapılmakta?.. Böyle bir davranış akılla, zekayla bağdaşıyor olamaz. Her şeyden önce Japonya Sağlık Bakanlığı ile Japon Ulusal Kanser Merkezinde çalışmakta olan bilim adamlarının konuyu yakından bilmeleri gerekir.
Öyleyse dört olasılık akla geliyor :
1 – Bu haber çok eski bir bilgiyi yansıtıyor.
2 – Gazeteler kendilerini yanıltan bir haberi, aslını arama gereğini duymadan yayınlamış bulunuyorlar.
3 – Bu haber gazetecilerin “asparagas” dediği türden bir haberdir.
4 – Eğer haber doğru, güncel ise Japon araştırmacılar konusunda düşündüklerimi burada yazmaktan “teddüp” ederim.
İnsan sağlığı konusu çok ciddi bir konudur. Kamu oyu da bazı tıbbi bilgileri bilmek zorunda olmayıp, sağlık konusunda verilen bilgilere çok hassas olarak yaklaşmaktadır. Çeşitli sağlığı ilgilendiren konularda, gazetelerde yalan yanlış haberler sürekli çıkmakta, kamu oyunun zihni bunlar karşısında adamakıllı karışmış bulunmaktadır. Tıbbi bilgiler dini bilgilerde olduğu gibi eğilip bükülerek, çoğu kez de yanlış olarak verlilerek halk şaşkınlık içinde bırakılıyor.
İnsan sağlığını ilgilendiren konular gazetelerde değil, tıbbi bilimsel dergilerde yayınlanmalıdır. Halk gereken bilgileri devamlı gittikleri hekimlerden daha doğru olarak öğrenebilir. Sağlık konuları genel bilgiler arasına konulamaz, konulmamalıdır. Aynı betonarme hesaplarının herkesçe bilinmesine gerek olmadığı gibi!…
Yukardaki gazete haberinde, kahvenin insülini azaltacağı, böylelikle rahim boynu kanseri riskinin azalacağı söyleniyor. İnsülin ile rahim boynu kanserinin ilgisini anlamış değilim. Bu belki bu konuda yapılmış yeni bir buluştur(!). Beni aydınlattıkları için teşekkür ederim(!).
Ne var ki genelde halk bununla benim gibi “dalga geçemiyor”. Aldığı bilgiyi ciddi olarak kabul ediyor. Sonunucunu da varın siz hesaplayın!…
Tanrı hepimizin aklını korusun… Amin!…
