Kolesterol İcat edilmiş bir hastalıktır.
Shane Ellison (organik kimya uzmanı)
Geçtiğimiz günlerde bir gündelik gazetede, İngilterede yayınlanan aslında seksi bir televizyon sunucusu olan Carol Vorderman’ ın yazdığı “Eat Yourself Clever” (Yiyerek Zekileşin) adlı kitaba gönderide bulunularak bazı yiyecekler salık verilmiş.
Önerilen, zekayı zenginleştirecek besin maddeleri şöylece sıralanmış : Balık, Yeşil yapraklı sebzeler, Yumurta, Kümes hayvanları, Soya, Elma, Avokado, Kabak çekirdeği, Kırmızı şarap, Çilek.
Bunlar içindeki yumurta ile Balık, o da yağlı olma koşuluyla, beyin güçlenmesine yardımcı olacağı açık bir gerçektir. Ötekilerin zeka gücünü arttırma etkileri her türlü tartışmaya açık bir konudur.
Burada hemen anımsayalım. Beynin ya da sinir sisteminin kuru ağırlığının % 60 – 65 ini yağlar yapar. Özellikle sinir hücreleri olan nöronların uzantılarını yapan akson ile dentiridlerin çevresi yağ dokusundan oluşmuş schwan kılıfıyla kaplanmıştır. Schwan kılıfının zarar gördüğü ya da yok olduğu bölümlerde ileti aktarımı ya yavaşlar ya da durur. Böylece nöronlar arası uyarı aktarımı kesintiye uğrar.
Bunun dışında, her hücrede olduğu gibi nöronların hücre zarları da bir tür yağ dokusundan yapılmıştır. Hücre zarı bozulursa hücre içinden dışarıya ya da hücre dışından hücre içine istenmeyen madde giriş çıkışları olacağından nöronun işlevi bozulur.
Görüldüğü gibi yağların yapı taşları olan yağ asitleri beyin için kaçınılmaz biçimde önemli maddelerdir. Ne var ki tıp edebiyatına zorla sokulmuş, hiç bir anlamı olmayan uydurma bir hastalıkla dünya halkı boğuşma zorunda bırakılmıştır. Bu uydurma hastalığın adı “Kandaki Yüksek Cholesterol Düzeyı” dir.
Kolesterolümüzün yükselmesinden çok korkuyoruz. Çünkü diyetisyenler ve hekimler, basın-yayın organlarında, kolesterolün kalp ve damar hastalıklarına neden olduğu yönünde hemen her gün bizi uyarıyor.
Ancak sesleri diğerlerinin arasında kaybolsa da aksini savunan uzmanlar da var. Yüksek kolesterolün, söylendiği gibi sağlığımız için tehlike oluşturmadığını söylüyor, dahası kandırıldığımız savını öne sürüyorlar.
Geçtiğimiz günlerde ‘Bir Masalmış Kolesterol’ adlı kitabı Türkçe’de yayımlanan Shane Allison, aslında bir hastalık tanımlandıktan sonra onunla ilgili bir ilacın yapılması gerektiğini belirterek, şöyle diyor: ‘Kırmızı pirinç mayası denen mantarın, kolesterol düşürücü etkisi olduğu keşfedilince ilaç endüstrisi ilacı satmak için insanları yüksek kolesterolün bir hastalık olduğuna inandırdı. Önce ilacı yaptılar, sonra hastalığı icat ettiler.’
Kolesterolümüzün, uzmanların yaşımıza ile cinsiyetimize göre belirlediği değerlerin üzerine çıkmasından fena halde korkuyoruz. Çünkü yüksek kolesterolün damar tıkanıklıkları ile kalp rahatsızlıklarına neden olduğu yönünde, yayın organlarında hemen her gün bir uzman uyarısı ile karşılaşıyoruz. Sesleri, kolesterolü yükseltecek gıdalardan şiddetle kaçınmamız gerektiğini söyleyenler kadar çıkmıyor; ancak aksini savunan uzmanların sayısı da hızla
artıyor. Kolesterolün yüksek olmasının sağlık için bir tehlike oluşturmadığını, dahası tecimselleşen tıbbın, ilaç tüketiminde icat ettiği bir hastalık olduğunu söylüyorlar. Kitaplar yazıp, sanal ortamda seslerini yükseltiyorlar. Geçtiğimiz günlerde Hayy Kitabın ‘acil serisi’ dizisinden çıkan ‘Bir Masalmış Kolesterol’ adlı kitabı buna bir örnek. Kitapta, yükselecek diye ödümüzün koptuğu kolesterol ile ilgili ilginç iddialar öne sürüyor,
Bakın bundan önce yazdığımız makalelerde bu konuda neler demişiz :
“Daha once de belirttiğimiz gibi, beslenme, kan kolesterolü düzeyi, günlük su gereksinimi gibi konularda, halkımıza bazı yanlış düşünce ile öneriler sürekli olarak varilmekte. Bunu, daha çok media aracılığıyla yapıyorlar. Sokaktaki adam da bilimsel yayınları izleyemediği, buna gerek te olmadığı için, bu fikirlere kapılıp gidiyor. Ancak, burada dikkati çeken bir nokta daha var. Hekimler, diyetisyenler, sağlık kuruluşları da, halka farklı bir şeyler söylemiyor… Örnekse, yağ’lar için yapılan reklamların aynını onlar da yineleyebiliyor. Bunu, yağların beyin için, sinirlerde uyarı iletimi için, özetle insan zekası için, ne denli yararlı olduğunu, bile bile yapabiliyorlar. Bu bir bilgisizlik sonucu mu, yoksa, bazı çıkarlar doğrultusunda, özellikle yapılan bir şey midir?… Neden, bilimsel gerçeklerin dışındaki söylemlerle, halk bir yanlış doğrultuya yönlendirilmeye çalışılıyor?… Bundaki gerçek neden nedir?… Bu soruların yanıtlarını alabilmeliyiz. İşn önemli yönü, bu yanıltmada başarıya(!) da ulaşılıyor. Belki, ilerdeki günlerden birinde, içine düşürüldüğümüz bu kısırdöngü sarmalından kurtulur, çıkarız. Çıkmamız da gerekir. Çünkü üzerinde yürünmekte olan yol, bir değil, bir çok kuşağı birden, kötü yönde etkileyecek sonuçlara götürecektir, Bu yoldan dönmek için biraz zeka, biraz doğru bilgi, biraz da iyi niyet gerekiyor. Burada, topluma verilen zarar, neredeyse uyuşturucularınkine eşittir. Ancak arada bir fark var : Bu işi yürütmek, tümüyle yasaldır!..”
İşte bu anlattıklarımızdan ötürü olsa gerek “Eat Yourself Clever” başlıklı kitabın yazarı, zekayı gelişttirecek besinlerden en önemlisi olan yağ asidlerinden söz etmekten çekinmiştir!.. Çünkü epey bir zamandır bu uydurma bir hastalık olan “Yüksek Cholesterol” doğma haline getirilip üzerinde tartışma açılması adeta yasaklanmış, bir tabu haline getirilmiştir. Bunun nedeni açıktır : işin içinde çok büyük çıkarlar bulunmaktadır.
Ama biz yakın bir gelecekte gerçeğin ortaya bütün çıplaklığıyla çıkıp, doğrunun anlaşılacağına inanıyoruz. Çünkü “akıl için yol birdir”.